Durum kötü bu gidişle yine evlere kapanırız

Koronavirüs salgınında ikinci kışı kapanmasız geçirmek için anahtar vatandaşın elinde. 1 Temmuz’da kontrollü normal hayata geçen Türkiye’de, daha bulaşıcı Delta varyantının etkisiyle salgında dördüncü pik tehlikesi görüldü. Günlük vaka sayıları 20 binlerde seyrederken vefat sayıları da dramatik boyutta ulaştı. BU artışta en önemli etkenin, kısıtlamaların esnetilmesiyle gelişen rehavet ve aşılamanın artmasıyla oluşan güvenin olduğu gösteriliyor.

Bakan Koca, video konferans yöntemiyle gerçekleştirilen Koronavirüs Bilim Kurulu Toplantısının ardından açıklamalarda bulundu. Vatandaşlara 'Aşı olun' çağrısı yapan Bakan Koca, 'Hastaneye yatan vatandaşlarımızın yaklaşık yüzde 90'ı tam aşılı olmayan kişilerdir. Vefat edenlerin yüzde 90'ı ya aşı olmamış veya aşıları eksik kişilerdir.' eklinde konuştu.

SALGIN YOK GİBİ DAVRANIYORUZ

Yoğun kampanyalara karşı, ocakta başlatılan aşılamada 95 milyon dozu aşarken henüz toplumsal bağışıklık istenilen düzeyde sağlanamadı. Aşılamaya güvenerek maske ve mesafenin bir kenara bırakıldığı, toplu taşımada kalabalıkların eskiye dönmeye başladığı, aşı olanların da virüsü bulaştırabildiğinin unutulduğu dikkati çekiliyor. Düğün, taziye, aile buluşmalarında salgın öncesi manzaraların yaşanması vaka çıkışını etkiliyor.

Bakan Koca: AVM restoran ve kafeler için PCR zorunluluğu gündemimizde yok

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, video konferans yöntemiyle gerçekleştirilen Koronavirüs Bilim Kurulu Toplantısının ardından açıklamalarda bulundu. AVM, restoran ve kafeler için PCR zorunluluğunun gündemde olmadığını belirten Bakan Koca, aşıya eğilim arttığını ve bu sebeple kapalı mekanlarda PCR zorunluluğunun gündeme gelmeyeceğini düşündüğünü söyledi.Bakan Koca, 'Aşılanma oranının artmasıyla birlikte pandeminin,salgının ülkemizin gündeminden giderek düşeceğini ve vaka sayılarının azalacağını düşünüyorum. Vatandaşlarımızın aşıya eğilimi artıyor. Yaptığımız toplam aşı sayısı bugün itibariyle 95 milyonu geçti. Almanya 102 milyon. Birkaç hafta sonra Almanya'nın aşı oranını da geçmiş olacağız. Avrupa ülkelerinde Almanya dışında bizden daha fazla aşı yapan ülke yok.' dedi.

HAREKETLİLİK ARTACAK

Tüm bunlara ek olarak Eylül ile birlikte sosyal harekette de pik yaşanacağı hatırlatılıyor. Bu çerçevede iç turizmde dönüşlerin başlayacağının altı çizilirken, 6 Eylül’de kapılarını yüz yüze eğitime açacak okullardaki hareketliliğin veli-öğrenci-öğretmen ve diğer çalışanlar olmak üzere 72 milyon kişiyi kapsayacağı hesap ediliyor. Bu boyutta büyük bir hareketliliğin yeni vakalara sebebiyet vermemesi için tüm tarafların kurallara ciddi bir şekilde uymasının ve aşı olmasının kötü bir kış geçirmeyi önleyeceğini kaydedildi.

VİRÜSE ‘KAPALI’ DAVETİYE

Rehavetle birlikte diğer bir tehlike ise yazın bitmesiyle açık havadan kapalı mekanlara kayış yaşanması. Kapalı alanda kişilerin 15 dakika maskesiz kalması risk oluşturuyor. Kış ayları yaklaşırken, kalabalık kapalı mekanlardan kaçınılması gerektiği vurgulanıyor. Varyantla birlikte rehavetin buralarda vakaları tetikleyebileceği uyarısı yapılıyor.

EKONOMİDE SIKINTI YAŞANIR

Vakalardaki artış hızı nedeniyle yeni bir kapanma riskinin, tüm sektörleri olumsuz etkileyeceği öngörülüyor. Ekonomide ikinci çeyrekte elde edilen yüzde 21.7 rekor büyümenin devamlılığı için el birliği ile kurallara uyulmasının önemi vurgulanıyor. Tablolar kış turizmini de sıkıntıya sokabilir.

HASTANELER ALARMDA

Türkiye’nin sorunsuz bir kış geçirmesinde tedbirlere uyumla birlikte sağlık altyapısının da korunması öne çıkıyor. Vakaların artması hastanelerin önümüzdeki günlerde alarm vermesine neden olabilir. 3 Ağustos itibariyle hastanelerde yatak doluluğu yüzde 55.8’e, erişkin yoğun bakım doluluğu yüzde 68.9’a, zatürre oranı ise yüzde 4,4’e çıktı. Günlük vakaların yükselmesi demesi hastanelerin yükünün daha da artmasını gösterecek.